Diyarbakır Girişimci Ağı, ekonomik darboğazın kendini hissettirdiği bu dönemde bir ihtiyaçtan doğdu. Bütün KOBİ’ler tahsilat, yeni müşteri edinme, yönetim alanında vb zorluklar yaşıyor.
KOBİ’lerin (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmer) çoğu modern işletme bilimi ile yönetilmiyorlar. Hizmetlerini iyileştirerek rekabetçi üstünlüğü elde edeceklerine kaynaklarını özensiz kullanarak kaynak sıkıntısına girmeleri ve bu ekonomik durumda iflas etmeleri içten bile değil.
İstatistiklere göre Türkiye’deki toplam girişim sayısının % 99,8’ini, istihdamın % 73,5’ini, maaş ve ücretlerin % 54,1’ini, cironun % 62’sini KOBİ’ler oluşturur(2014, TUİK). Buna birde tersten bakarsak %0,2 olan büyük işletmeler; istidamın 26,5’ini ve maaş ve ücretlerin %45,9’ini ve cironun ise %38’ini gerçekleştiriyor. Bu işletmeler kuşkusuz kurumsallamış modern tarzda liderlik ile yönetilen, orta ve uzun vadeli planları olan kurumlardır. Diyarbakır gibi bir şehirde bu kapasitede en fazla 20 işletme olduğunu hesaba katarsak geri kalan işletmeler aslında işletme yönetimi alanında iyi eğitilememiş ve profesyonelleşmekten sakınan işletmeler olduğu görülmektedir.
Bu KOBİ’leri kurup yöneten girişimcilere ampirik bir şekilde baktığımızda ise girişimcilerin bazıları doğuştan işletme yönetimi becerisine sahipken bir diğer kitle sistemsiz, günübirlik çalışan ama iyi niyetlidir. Birinci kitle maliyet analizi, amortisman vs. hesaplayabilen pazarlama ve dolayısı ile satış araçlarını iyi kullanan girişimcilerdir. Diğer bir grupta ise emtia girişi çıkışı üzerinden maliyet hesaplaması yapan bir kitledir. Gerekli destek ile birinci kitle iş modelini ve donanımını artırıp krizden büyüyerek; ikinci kitle ise krizden en az olumsuz etki ile çıkabilir. Bu iki grubun iş yönetimi alanındaki eksiklerini ve dolayısı ile gelir farklarını kapatmak için bir model arayışına girdim.
Girişimcileri ve işletmeleri ziyaret ederek yaşadıkları problemleri yerinde analiz edip hızlı bir şekilde uygulanabilir çözüm önerileri ile iş modellerini geliştirmeye çalıştım. Bu süreçte girişimcilerde gördüğüm temel problem daralan pazarda azalan müşteri talebini yönetememeleriydi. Buradaki ilk araç haftalık olarak bir işletmeyi ve girişimicisini tanıtan bir gönderiyi WhatsApp’tan iletişim halinde olduğum 300 kişiye göndermekti. Daha sonra ise Instagram üzerinden tanıtım devam etti. Amaç pazardaki kısıtlı talebi bu işletmelere yönlendirmekti.
Ticari ağlarda(networking) olduğu gibi farklı iş kollarında işletmeleri olan girişimcilerin katıldığı diğer bir taraftan günümüz koşularına tekrar modellenmiş eğitim ve deneyim paylaşımı odaklı bir inovasyon merkezi modelini harmanlayıp hayata geçirdik. Burada ağa katılan girişimciler yemek sırasında ticari ilişkilerini geliştirir, işletme yönetimi alanında eğitim alır ve tartışır. O haftanının eğitim ve tartışma konusu girişimcilerin anekdotları ile somutlaştırılır. Böylece girişimcilerin diğer sektörler ve iş modelleri hakkında bilgi sahibi olması sağlanır. Ayrıca işletme yönetimi alanında deneyimli bir konuk başarsızlıklarını ve bu başlarızlıklarının üstesinden nasıl geldiğini katılımcılara aktarır.
15 günlük periyotlarda hafta içi akşam yemekli bir toplantı yapılır. Girişimci yemek sırasında kendini ve yaptığı işi tanıtır. Ardından iki girişimci yaptıkları işle ilgili diğerlerini ilgilendirebilecek 5-10 dakikalık bir sunum yapar. Bu kısım grubun sürdürülebilirliği ve tabana yayılması için kullanılır. Diğer bir taraftan 30 dakikalık iş yönetimi alanında hap bir eğitim verilir. Her girişimci söz alarak o haftanın konusu ile yaptığı uygulamayı anlatarak konu boyutlandırılıp gerçek örnekler ile pekiştirilir. Son olarak kendi alanında başarılı bir iş insanı/girişimci toplantıya davet edilip başarısızlıklarını ve bunların üstünden nasıl geldiğini anlatır. Böylece ağın dışarı ile iletişimi ve girişimcilerin ağ ile etkileşimleri canlı tutulur ve başarısızlık hikayeleri üzerinden başarı aşılanmaya çalışılır. Böylece girişimcilerin iş yönetimi alanında nitelikleri artırılır.
Bu model mevcut işbirliği modellerine alternatif bir sosyal girişim modelidir. Modelin etkisinin derinlik kazanması zaman içinde yaygınlaşması ile olacaktır. Modelin yaygınlaşması için bu modeli kullanan işbirliği ağları kurulması ve onlarında modeli geliştirerek toplumun geneline yaygınlaştırması gerekecektir. İşletme yönetimi ile ilgili bilgi paylaşımı ile nitelikli girişimciler ve yerel markalar yaygınlaşacaktır.
Son olarak şimdiye kadar Diyarbakır Girişimci Ağı olarak 6 toplantı yaptık ve katılım oranı sürekli artmaktadır. Gruba yeni girişimci katılımları ancak mevcut 3 üyenin referansı ile olabilmektedir. Bu modelin paylaşım nedeni modelin yaygınlaşıp benzer oluşumları teşvik etmektir.
Not: Networking modelinde olduğu gibi komisyon sistemi yok, bütün üyeler diğer üye ve onların referanslarına belirli bir indirim uyguluyor.
Not 2: Bu modeli olduğu gibi veya geliştirerek kullanmakta özgürsünüz.
Not 3: Diyarbakır Girişimci Ağı’nda yer alan girişimcilerin ticari etkileşimi gittikçe artıyor. Ayrıca eğitimlerden sonra iş modelini geliştiren girişimciler mutlu müşteriler yaratıyor.
2 Comments
Merhaba Mehmet Bey;
Ben yüksek lisans öğrencisiyim ve tez konum çerçevesinde araştırma yaparken girişimci ağı oluşumunuz ile karşılaştım. Bununla ilgili iletişime geçmek istedim fakat herhangi bir adresine rastlayamadım. Mümkün ise bir mail adresi falan verebilir misiniz?
mehmet@enki.com.tr